Mustafa Üstün, 32 yıl önce yaşanan katliamın hâlâ tam olarak aydınlatılamamış olmasının, toplumda adalet duygusunu zedelediğini vurgulayarak şunları söyledi:
“Başbağlar’da hayatını kaybeden 33 sivil vatandaşımızın hesabı henüz sorulmamışken, adalet yerini bulmuş sayılamaz. Hiçbir insanlık suçu zaman aşımına uğratılamaz. Bu elim olayın tüm boyutlarıyla açığa çıkarılması hem tarihî hem de ahlaki bir sorumluluktur.”

“Kardeşliğe Kasteden Her Eylemin Karşısındayız”

Üstün açıklamasında, farklılıkları ayrışma değil zenginlik olarak gören bir anlayışla hareket edilmesi gerektiğini belirterek şöyle devam etti:
“Toplumun huzurunu hedef alan, kardeşliğimizi dinamitleyen her türlü şiddet ve terör eylemi karşısında durmak hepimizin ortak görevidir. Başbağlar’da yaşananlar; barış, birlik ve insan onuruna yönelmiş organize bir saldırıdır. Sessiz kalmak, bu suça ortak olmak demektir.”

“İş Dünyası Olarak Adaletin Yanındayız”

Mustafa Üstün, iş dünyasının da toplumsal sorumluluk gereği tarihi olaylar karşısında duyarsız kalmaması gerektiğini belirterek şu vurguyu yaptı:
“Ekonomik kalkınma kadar önemli olan bir diğer başlık da toplumsal adaletin tesisi ve milli birlik ruhunun korunmasıdır. Bizler sadece üretimle değil; aynı zamanda insan haklarına, hukuka ve toplumsal değerlere gösterdiğimiz duyarlılıkla da geleceğe yön verebiliriz.”

“33 Şehidimizi Rahmetle Anıyoruz”

Üstün, açıklamasını şu cümlelerle sonlandırdı:
“Başbağlar’da katledilen 33 masum insanımızı rahmet, hürmet ve saygıyla anıyorum. Ailelerine sabır diliyor, milletimizin bu acıyı asla unutmamasını temenni ediyorum. Bu topraklarda bir daha benzer acıların yaşanmaması için hep birlikte adaletin ve insan onurunun savunucusu olmalıyız.”